ESKİ BİR YILBAŞI GECESİ

Yıl başı gecesi yemek  en önemli aktivitedir. Eski yılı geride bırakıp yeni yıla girmek bir mecaradır.Ben bu gün eski yıllarda annem ve babamın sağ olduğu dönemlerde kutladığımız yenil yıl yemeklerini anlatacağım.

Yeni yıl yemeğinin olmazsa olması iç pilavla doldurulmuş ve nar gibi kızarmış köy tavuktur. O gün evde bayram gibi erken kalkılır, evi  mis gibi tavuk kokusu sarar içim pır pır eder yemek masasına oturmak için dakikaları sayardım. Annem usta elleriyle bir gece önceden yaptığı  dolma fıstıklı ve kuş üzümlü ,bol baharatlı yalancı yaprak sarmasını ağzıma atmanın keyfini yaşarken, yağı daha kızdırılıp dökülmeyen humus yıl başı gecesinin baş tacıdır. Durun daha bitmedi canım anacığım mutlaka masaya gelene kadar yarıya inen çıtır çıtır patatesler kızartır, masada gelin gibi süzülen kırmızı biberli , sarımsaklı süzme yoğurt yerini alır. Masamızda kurutulmuş sebzeler kızartılarak baş köşeye yerleşirdi. Babacığımın yaptığı mayhoş turşular olmazsa olmaz, rendelenmiş havuç ve turp salatası bende varım diyerek yerini alır.Masamızda beyaz peynir ve sele zeytini
öz kardeş gibi dururlar, sarımsaklı köfte olmazsa olmaz diyen annem bol maydanozla süsleyerek sarımsak kokuları arasında tombik yanaklarına birer tane sıkıştırarak masaya koyardı. Kestane kebabsız çekirdeksiz,leblebi ve fıstıktısız olmayan masamızda ,kış meyveleri en köşede olurlardı. O yıllarda çeşit çok değildi rahmetli annemin 5 yumurtalı kocaman kabaran, kek tenceresinde yaptığı leziz keki pasta niyetine midemize indirmemizle eski yılı geride bırakır yeni yıla girerdik. Bu yılbaşı gecelerinde yapılan ve yenilen yemek çeşidi binlerce çeşit ama inanın geçmiş yıl başı gecelerindeki kısıtlı ve leziz yemekleri çok özlüyorum...



F. Zehra Şener